Cinsel Sağlık Dernekleri Federasyonu’na (CİSEF) bağlı evlilik ve bağ terapistleri tarafından yapılan araştırmada, boşanma nedenleri arasında sanıldığı gibi ilişkisel nedenlerin değil, maddi sorunların birinci sırada olduğu ortaya çıktı. Ankete göre çiftler, maddi sorunların çözümünün ilişki sorunlarına göre daha zor olduğunu düşünüyor. Klinik düzeyde evlilik terapisine başvuran 500 çiftin katılımıyla gerçekleştirilen ankette katılımcılara “maddi ve manevi olmak üzere iki farklı kriz senaryosu” sunuldu. Bu senaryolar üzerinden sorulan sorulara verilen yanıtlara göre çiftlerin yüzde 45’i ilişkisel zorluklar nedeniyle boşanmanın eşiğinde olabileceğini belirtirken, yüzde 55’i boşanmada ekonomik konuların daha önemli olduğunu gösterdi.
Ülkemizde artan fiyatlar, artan işsizlik oranları, düşen gelirler, artan giderler ve artan finansal belirsizlik çiftlerin yaşam kalitesini düşürmüş, pek çok çift boşanmanın eşiğine gelmiştir.
Günümüzde her kesimden insanın hayatında finansal sorunlar dalgalanıyor. Bireylerin ya da çiftlerin palyatif önlemlerle bu durumu bir şekilde aşabileceğini söylemek mümkün. Ayrıca maddi sorunların çözümü, partnerler arasında zamanla ortaya çıkabilecek iletişim sorunlarına göre daha zor, hatta imkansız hale gelebilmektedir. Günümüzde çiftlerden birinin işsiz kalmasından kaynaklanan mali kriz, evlilikler için sorun olabiliyor. Ancak evlilik kurumunun getirdiği sorumluluklar gereği çiftler çoğu zaman birbirlerini anlayarak ve birbirlerine güvenerek çözüm bulabilir ve maddi zorlukların üstesinden gelebilirler.
Bu durumu evde partneriyle sürekli tartışan, onu küçümseyen, eskisi kadar sevgi ve ilgi göstermeyen, agresif davranan, sorumluluklarını yerine getirmeyen bir kişinin yarattığı mutsuzlukla karşılaştırmak farklı bir sonuç verir. Genellikle çiftler bu tür krizlerle mücadele eder ve çıkış yolu bulmakta zorluk çekerler. Çünkü maddi bir durumda çift birbirine yapışıp sorunla yüzleşebilir, ancak sorun partnerde olduğunda taraflar karşılıklı çatışmaya girip sorunu ortada bırakabilir. Analizden çok birbirlerini yıpratacak bir çaba içerisine giriyorlar.
Hayatın tadı kaçtıysa…
Maddi sorunlarla boğuşmaktan yorulan, birbirlerine karşı artık eskisi gibi sevgi ve şehvet hissetmeyen, evliliklerinin ilk yıllarında yaşadıkları heyecanı kaybetmiş bir çift için yüksek standartlı bir yaşamın artık bir anlamı kalmayabilir. Sözleri ve eylemleriyle birbirlerini suçlayan ve artık tamamen çatışma halinde olan evlilikleri. Çünkü hayat artık bu çift için keyif verici değildir.
Boşanmaya yol açan kıyamet alametleri
Peki ne yapmalı?
Çiftin ilişkileri bozulmaya başladıktan sonra gerekli önlemler hemen alınmazsa bağın bozulması hızlanacaktır. Frenleri patlamış bir kamyon gibi yokuş aşağı durmak giderek daha hızlı ve zorlaşıyor. Yolun sonuna gelindiğinde felaket kaçınılmazdır. Çiftler ilişkilerinde bazı şeylerin yolunda gitmediğini ve çözümsüz kaldığını görüyorsa mutlaka bir evlilik terapistinden evlilik terapisi ya da evlilik danışmanlığı gibi profesyonel destek almanın zamanı gelmiştir. Bu, sorunları olan veya kavga eden her çiftin derhal bir evlilik terapistine başvurması gerektiği anlamına gelmemelidir. Profesyonel desteğe ihtiyaç duyanlar, sorunlarını hiçbir şekilde çözemeyen, bunun yerine yukarıda bahsettiğimiz sağlıksız savunma mekanizmalarını geliştiren ve aralarındaki bağ giderek bozulan çiftlerdir. Eğer ilişkiniz yapıcı ve sevgi dolu bir ilişki yerine kişiliğin hakim olduğu bir çatışmaya dönüşmüş, savaş ve eziyet haline gelmişse o zaman profesyonel destek almanız gerekir. Unutmayın mutlu olmak herkesin hakkıdır ve mutluluk isteyen herkesin biraz çabayla öğrenebileceği bir beceridir.